Arılarda yer alan ilginç bir savunma mekanizması arıların sokunca ölmesi durumudur. Arıların kendini savunması için yapılarında yer alan iğneler kendi ölümlerinin nedeni olabilir. Özellikle de bal arıları soktuğu zaman kendisi de ölür. Bu durumun en önemli nedeni bal arısının iğnelerinin yapısal özelliğidir. Bir arının soktuğunda hayatını kaybetmesi gerçekten melankolik bir hikayedir. Tüm arı türleri soktuktan sonra ölmezken, özellikle bal arıları bu talihsiz akıbete uğrarlar. Bu üzücü sonuç, benzersiz anatomilerinin ve kolonilerini korumaya özverili bağlılıklarının bir sonucudur. Bir bal arısı bir insanı veya bir hayvanı soktuğunda, dikenli iğnesi kurbanın derisine saplanır. Arı uçup gitmeye çalışırken iğnesi takılı kalır ve arının karnının yırtılmasına neden olarak ölümcül iç hasara neden olur. Bu arı için trajik bir sondur çünkü geride sadece iğnesini değil, sindirim sisteminin bir kısmını, kaslarını ve sinirlerini de bırakır.
Arıların kötü niyetle sokmadıklarını hatırlamak önemlidir. Aksine, kovanlarını ve diğer arıları korumak için son çare olarak sokarlar. Sokmada koloninin güvenliğini sağlamak için hayatlarını feda ederler. Tek bir arının kaybı küçük görünebilir, ancak her arı, kovanın karmaşık ve birbirine bağlı topluluğunda hayati bir rol oynar.
Arılar Her Soktuklarında Ölür mü?
Her arı soktuğu zaman ölmez. Normal bir durumda arıların iğneleri karşıdaki tehlikeyi engellemenin önemli bir aracıdır. Örneğin, bir bal arısı böceği sokar ve iğnesini de kendisine geri çekebilir. Ancak derisi kalın olan canlıları sokan bal arısı iğnesini çekmediği zaman bu durum arı için ölümle sonuçlanır. İnsanlar ve büyük memeli hayvanları sokan bir bal arısı genel anlamda ölür. Çünkü soktuktan sonra iğnesini çekerken başarısız olur ve iğne ile birlikte vücudunun diğer bölümlerini de kopardığı için ölür.
Bir arı soktuğu zaman iğnesi yoluyla bedene bir zehir de enjekte etmiş olur. Bu zehir de genellikle ağrı yapan kimyasal maddeler içerir. İğnenin battıktan sonra ağrı yapmasına neden olan anti inflamatuar, histamin ve feromen maddeleri bulunur. Ancak bu maddeleri içeren iğne ile bir insanı etkilerse arıların sokunca ölmesi durumuyla karşılaşırlar. Özellikle de iğneyi geri çekerken kasları ve sinirleri geride bırakması ölmesinin en önemli nedenidir. Arının geri çekilirken karın ve sindirim sisteminin belirli bir kısmını geride bırakması ile sinirlerin geride kalması durumuna abdominal rüptür ismi verilir.
Arı Sokması Sonrasında Ne Yapılmalıdır?
Arı türleri arasında bal arıları abdominal rüptür yaşayan arı türleridir. Bir arı soktuktan sonra ilk olarak iğne çıkarılmaya çalışılmalıdır. Sokma sonrasında ağrı ve kaşıntı en çok yaşanacak problemlerden biridir. Kaşıntı ve ağrı için farklı yöntemler kullanılarak hafifletilebilir. Ayrıca bazı geleneksel yöntemler arı sokması için kullanılır. Bu yöntemlerin çoğu doğal ürünlerden oluştuğu için genel anlamda bir zarar vermez. Arıların soktukları zaman enjekte ettikleri zehir içeriği asidik bir özelliğe sahiptir. Bu nedenle de zehrin nötralize edilmesi gerekir. Ancak zehir deri altına ve ulaşılamayan doku derinliklerine enjekte edilebileceği için bazı durumlarda nötralize etmek kolay değildir. Bu nedenle de tıbbi yardım alınabilir.
Bu minik yaratıkların özverili hareketlerini takdir edelim ve nihai fedakarlıklarının kolonilerinin iyiliği için yapıldığını anlayalım. Doğadaki hassas dengenin ve tüm canlı varlıkların birbirine bağlılığının dokunaklı bir hatırlatıcısı olarak hizmet eder.